TSK Disiplin Soruşturmalarında Savunma Hakkı ve İtiraz Süreçleri

TSK ve Jandarma personelinin disiplin soruşturmalarına ilişkin usul ve esaslar 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu ile belirlenmiştir. Bu kanun disiplin soruşturması sürecinde uygulanacak yöntemleri, verilecek disiplin cezalarını ve personelin haklarını koruyacak hükümleri içerir. Kanunda disiplin soruşturmalarında savunma hakkına ayrılan süre, disiplin cezalarına karşı itiraz mekanizmaları ve nihai yargı denetimi detaylı bir biçimde düzenlenmiştir. Aşağıda bu konular çerçevesinde disiplin soruşturmalarında savunma süresinin niteliği, disiplin cezalarına karşı itiraz haklarının kullanımı, jandarma personeli için itiraz dilekçesi hazırlama örnekleri ve askeri disiplin mahkemelerinin görev alanı başlıkları ele alınacaktır.

TSK Disiplin Kanunu Kapsamında Savunma Süresi Nedir?

TSK Disiplin Kanunu’na göre disiplin soruşturması yapılan personele savunma hakkı tanınmıştır. Buna göre hakkında disiplin suçu isnat edilen personele, suçlamalar ve savunma yapması için tanınan süre yazılı olarak bildirilir. Kanun, yüksek disiplin kurullarının görevine giren ağır disiplinsizliklerde savunma süresinin en az üç iş günü, diğer hallerde ise en az iki iş günü olacağını hükme bağlamıştır. Verilen ilk savunma süresi hiçbir koşulda beş iş gününü geçemez.

Personelin tanınan savunma süresinin yeterli olmadığı kanaatine varması hâlinde ek süre talep etme hakkı vardır; ancak ek süreyle birlikte toplam süre yine beş iş gününü geçemez. Kanunda suçlamalar ve savunma süresi açıkça belirtilerek ilgili personele bildirilir ve kişi bu süre içinde yazılı savunmasını sunmakla yükümlüdür. Verilen süre içinde savunma yapılmadığı takdirde, personel haklı bir mazereti olmadıkça savunma hakkından feragat etmiş sayılır.

Kanun ayrıca savunma hakkının kapsamlı kullanılmasına imkân tanır. Özellikle yüksek disiplin kurullarının görevine giren ağır fiillerin soruşturulmasında, kişi yazılı savunmanın dışında sözlü savunmaya da çağrılabilir. Yüksek disiplin kurulu, gerekli gördüğünde ilgili personeli çağırarak doğrudan ifade alabilir. Böylece soruşturmayı yürüten kurul hem dosyadaki yazılı belgeleri hem alınan sözlü ifadeleri değerlendirir. Üst düzey bir disiplin soruşturmasında sanık doğrudan kurul önünde dinlenir ve hem iddiaları hem savunması ayrıntılı şekilde ele alınır.

Örneğin, bir uzman erbaş Pazartesi günü kendisine tebliğ edilen disiplin suçlamasına ilişkin dokümanı aldığını varsayalım. Bu durumda kanuna göre en az iki iş günü içinde (Salı ve Çarşamba) yazılı savunma sunması gerekir. Eğer ek süre isterse, bu süre Cuma gününe kadar uzatılabilir; ancak en baştaki Pazartesi günü hesaba katıldığında toplam süre yine beş iş gününü geçmemelidir. Verilen süre içinde savunma sunulmaması hâlinde personel bu hakkından feragat etmiş sayılır.

Hanka Whatsapp
ASTASAK adaylık, SUTASAK ve ASTASAK güvenlik soruşturması ile ASTASAK idari dava süreci hakkında bilinmesi gereken tüm detaylara göz atın

TSK Disiplin Cezasına İtiraz Hakkı Nasıl Kullanılır?

Disiplin amirleri tarafından verilen cezalara karşı personelin itiraz hakkı bulunmaktadır. Kanun gereğince, cezanın tebliğinden itibaren iki iş günü içinde ilgili üst disiplin amirine yazılı olarak başvurulmalıdır. Bu süre içinde itiraz yapılmazsa disiplin cezası kesinleşir ve infaz süreci başlar.

Üst disiplin amiri itirazı üç iş günü içinde inceler ve karara bağlar; zorunlu hallerde bu süre bir defaya mahsus uzatılabilir. İtiraz haklı bulunursa verilen ceza hafifletilebilir veya tamamen kaldırılabilir; aksi takdirde itiraz reddedilir ve ceza onaylanır. Üst disiplin amirinin kararı ilgili personele yazılı olarak bildirilir ve bu bildirimle birlikte ceza kesinleşmiş olur. Örneğin, bir erbaş aldığı kınama cezasını haksız bulup itiraz ettiğinde, amiri dosyayı yeniden değerlendirerek belirtilen süre içinde kararını vermelidir.

Üst disiplin amiri itiraz sürecinde dosyayı yeniden inceleme yetkisine sahiptir. Gerekirse soruşturma evrakı tekrar gözden geçirilir, ek belge ve tanık ifadeleri istenebilir. Bu yolla amir, verilen disiplin cezasının usulüne uygun verilip verilmediğini ve cezanın orantılı olup olmadığını denetler. Eğer itiraz kabul edilirse ceza hafifletilir veya kaldırılır; aksi takdirde onaylanır. Böylece kanundaki şeffaf ve adil süreç ilkeleri işletilmiş olur.

Disiplin kurulu kararlarına da itiraz hakkı tanınmıştır. Kararın tebliğinden itibaren beş iş günü içinde, personelin bağlı bulunduğu komutan veya ilgili üst amir itiraz edebilir. İtiraz, bir üst komutanlıktaki disiplin kuruluna gönderilmek üzere yapılır. Süresi içinde itiraz edilmezse disiplin cezası kesinleşir. Örneğin, bir tabur disiplin kurulunca verilen bir cezaya personel veya bir üst komutan itiraz ettiğinde, dosya daha yüksek düzeydeki disiplin kuruluna iletilir ve nihai karar bu kurul tarafından verilir.

Örneğin, bir astsubayın disiplin amiri genellikle bölük veya tabur komutanıdır; bu astsubayın itirazı bölge veya tümen düzeyindeki disiplin kuruluna iletilir. Jandarma personelinde ise disiplin cezası veren komutanlıktan bir üst kademedeki Jandarma komutanlığına itiraz yapılır. Bu aşamada personel veya ilk cezayı veren komutan, itiraz dilekçesini bir üst komutanlığa sunar. Bu hiyerarşik düzen, disiplin sürecinin koordineli şekilde işlemesini sağlar.

Jandarma Personeli İçin İtiraz Dilekçesi Hazırlama

Jandarma personeli de disiplin cezasına karşı itiraz hakkını kullanırken resmi bir dilekçe hazırlar. Dilekçe, disiplin kararını veren üst disiplin makamına veya ilgili Jandarma birimine hitaben yazılır. İtiraz dilekçesinin ceza tebliğ tarihinden itibaren iki iş günü içinde sunulması gerekir; bu süre geçirilirse itiraz hakkı kaybolur. Dilekçede askerî kimlik bilgileri (rütbe, ad-soyad, sicil numarası, bağlı olduğu birlik veya komutanlık) ile cezanın verildiği tarih ve karar numarası açıkça belirtilmelidir.

İtiraz dilekçesinde, cezaya neden olan olay ve gerekçeler kısa ve öz şekilde anlatılır. Örneğin disiplin cezasının haksız olduğu veya usule aykırı uygulama yapıldığı gibi hususlar gerekçelendirilir. Bu gerekçeler mümkünse ilgili kanun veya yönetmelik maddeleriyle desteklenir. Dilekçenin sonunda cezadan vazgeçilmesi veya hafifletilmesi talep edilir ve “Bilgi ve gereğinin arzına arz ederim.” ibaresi eklenerek tarih ve imza ile tamamlanır.

Dilekçe resmi bir dilde ve imlâ kurallarına uygun olarak yazılmalıdır. Örneğin dilekçe genellikle “Üst Disiplin Amirine” veya ilgili Jandarma komutanlığına hitaben kaleme alınır ve birim komutanlığı aracılığıyla makama iletilir. İtiraz dilekçesi cezanın tebliğ tarihinden itibaren iki iş günü içinde ilgili makama ulaşmış olmalıdır. Örneğin, bir uzman jandarma er Cuma günü tebliğ edilen uyarma cezasına karşı itirazda bulunacaksa, Pazartesi mesai bitimine kadar dilekçesini teslim etmelidir.

Örneğin, bir Jandarma astsubayı itiraz dilekçesine şu şekilde başlayabilir: “Jandarma Bölge Komutanlığı Üst Disiplin Kurulu Başkanlığına”. Konu satırına “X Disiplin Cezasına İtiraz” gibi bir ifade yazılabilir. Giriş paragrafında personelin rütbe, ad-soyad ve sicil numarası tanıtımı yapıldıktan sonra verilen disiplin cezasının tarih ve numarası belirtilir. Ardından itiraz gerekçeleri madde madde sıralanır; örneğin cezanın usulsüz olduğu veya delil eksikliği gibi noktalar açıklanır. Sonuç paragrafında cezanın kaldırılması veya hafifletilmesi talebi dile getirilir. Dilekçe “Bilgi ve gereğinin arzına arz ederim.” ifadesiyle bitirilip tarih ve imza eklenerek resmî olarak tamamlanır.

İtiraz dilekçesi genellikle iki nüsha hazırlanır ve yetkili merciye sunulmadan önce bir nüshası kişi tarafından muhafaza edilir. Askeri personel dilekçesini birim komutanlığı aracılığıyla üst disiplin kuruluna iletir; bu aşamada dilekçe evrak kayıt sistemine işlenir ve ilgili kurul gündemine alınır. Dilekçe imzalanmadan resmi başvuru yapılmış sayılmaz; imza altına rütbe ve sicil numarası yazılır, gerekiyorsa askeri mührü basılır. İtiraz dilekçesine ek olarak varsa belgeler veya tanık beyanları da eklenerek sunulabilir. Yasal sürenin kaçırılmaması çok önemlidir; dilekçe süresi içinde makama ulaşmazsa itiraz hakkı düşer.

Askerî Disiplin Mahkemelerinin Görev Alanı

Askerî disiplin mahkemeleri kavramı, 6413 sayılı Kanun ile fiilen ortadan kalkmıştır. Disiplin soruşturmaları artık idari bir yapıda yürütülmekte, önceki dönemde askeri disiplin mahkemelerinin yürüttüğü işlevler yeni sistemde disiplin kurulları tarafından üstlenilmiştir. Kanunun geçici hükümlerine göre, yürürlüğe girdiği sırada kurulmuş olan disiplin mahkemelerindeki dosyalar disiplin amirlerine iade edilmiş ve bu kişiler mevcut mevzuata göre inceleme yapmıştır. Böylece disiplin kurulları, soruşturma dosyalarını tüm unsurlarıyla yeniden inceleyerek karara bağlamıştır.

TSK Disiplin Kanunu’nun yargı denetimi maddesine göre disiplin cezalarının hukuka uygunluğu idari mahkemelerce incelenir. Kesinleşmiş disiplin cezalarına karşı personel, bağlı bulunduğu yerin idare mahkemesinde iptal davası açabilir. İptal davası süresi, cezanın kesinleştiği tarihten itibaren başlar. Örneğin, bir astsubayın onaylanan disiplin cezası kesinleşinceye kadar infaz edilmez; ardından yetkili idare mahkemesinde bu cezanın iptali talep edilebilir. Bu süreçte disiplin cezaları idari işlem niteliğinde olduğu için yargılamalar normal hukuk usullerine göre yürütülür. İdare mahkemesinin kararına karşı Danıştay’a temyiz yoluyla başvurulabilir. Yani disiplin cezası alan kişi, idare mahkemesi kararını Danıştay’da incelettirebilir. Danıştay, cezanın hukuka uygun olup olmadığını esasen denetler ve gerekirse iptal kararı verir. Böylece disiplin soruşturmasında eksiklik veya haksızlık olduğunda personele tam bir yargı yolu sağlanmış olur.

Seferberlik veya savaş gibi olağanüstü durumlar hariç barış zamanında bağımsız askerî disiplin mahkemeleri kurulmaz. Olağanüstü hallerde ise kanunla öngörüldüğü şekilde eski usullere başvurulabilir; aksi hâlde disiplin kurulları tarafından verilen kararlar tek çare olarak idari yargıya taşınır. Uygulamada disiplin cezasını veren kurumun bulunduğu yerdeki idare mahkemesi yetkilidir. Bu düzenlemeler, disiplin soruşturmalarında hem askerî hiyerarşi içinde hem de sivil yargı organlarında güvenilir bir denetim mekanizması oluşturmuştur.

Sonuç olarak, disiplin cezalarına karşı açılan yargılamalarda hem idare mahkemeleri hem de Danıştay görev alır. Disiplin soruşturması sonucu verilen ceza, idare mahkemesince incelenirken gerektiğinde Danıştay devreye girer. Bu düzen sayesinde TSK personeli, disiplin soruşturmasında haksızlığa uğradığını düşünüyorsa hakkını idari yargının tüm aşamalarında arayabilir. Danıştay, nihai merci olarak dosyayı değerlendirir ve cezanın hukuka uygun bulunmadığına karar verirse iptal eder; böylece disiplin soruşturmalarında adil karar alınması sağlanır.